Bu ayetteki "kör, sagir ve dilsiz" nitelemeleri birer mecazdir. Yani onlar bas gözleriyle görseler de gördüklerini akil ve basiretleriyle yogurarak degerlendiremez ve gördüklerinin hakikatini anlayamazlar. Sagir olmalarina gelince, onlar, duyduklari ve dinlediklerini akil süzgecinden geçirmedikleri için, ya da önyargili olduklarindan dolayi, hiç duymamis ve dinlememis gibi davranmaya devam ederler. Dilsizlik de ayni sekilde, insan duymazsa ve görmezse, neyi dile getirebilir ki? Konusmak ve bir gerçegi dile getirmek için önce görmek, dinlemek ve anlamak gerekir. Bu tavir, yani görmemek, duymamak ve gerçekleri konusmamak için dilimizde "üç maymunu oynamak" tabiri de yaygin olarak kullanilir.
Kur'an-i Kerim insanlarin hakikatlere karsi dilsiz, kör ve sagir olmalarini kinarken, aklin en önemli fonksiyonlari olan tefekkür, tezekkür ve tedebbür gibi zihinsel eylemleri de tesvik etmistir. Düsünmek anlamina gelen bu üç kelimenin ortak anlami, Allah'in indirdigi Kur'an ayetlerini ve kâinata serpistirdigi maddî/somut ayetleri üzerinde düsünmek, hikmetlerini anlamaya çalismak ve neticede Allah'i tanima ve O'nu sevmede derinlesmektir.
Dieser Download kann aus rechtlichen Gründen nur mit Rechnungsadresse in A, B, CY, CZ, D, DK, EW, E, FIN, F, GR, H, IRL, I, LT, L, LR, M, NL, PL, P, R, S, SLO, SK ausgeliefert werden.