14,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Tarihci, bir avukat gibi degil, bir hakim gibi olmalidir. Olaylarin, kisilerin veya fikirlerin savunuculuguna girisirse gayriihtiyari, aleyhteki delilleri atlayabilir. Bu durumda tarihi hakikat meydana cikmaz. Fakat hakim, bir olayda, lehte ve aleyhte bütün delilleri göz önünde bulundurarak, bütün taniklari dinleyerek gercegin ve hakikatin meydana cikmasina calisir. Tarihcinin de isi tam olarak bu olmalidir. Elinizdeki bu eser, belki de aleyhte bir tanik sayildigindan 1932den beri hic basilmamistir. Fakat tarihe ilgi ve merak duyanlar, aleyhteki taniklari da dinlemek, bu taniklara da söz…mehr

Produktbeschreibung
Tarihci, bir avukat gibi degil, bir hakim gibi olmalidir. Olaylarin, kisilerin veya fikirlerin savunuculuguna girisirse gayriihtiyari, aleyhteki delilleri atlayabilir. Bu durumda tarihi hakikat meydana cikmaz. Fakat hakim, bir olayda, lehte ve aleyhte bütün delilleri göz önünde bulundurarak, bütün taniklari dinleyerek gercegin ve hakikatin meydana cikmasina calisir. Tarihcinin de isi tam olarak bu olmalidir. Elinizdeki bu eser, belki de aleyhte bir tanik sayildigindan 1932den beri hic basilmamistir. Fakat tarihe ilgi ve merak duyanlar, aleyhteki taniklari da dinlemek, bu taniklara da söz vermek mecburiyetindedir. Eser, tarihimizde cok bilinmeyen, Osmanli Imparatorlugunu maglubiyete götüren muharebeler silsilesi oldugu icin cok da kurcalanmayan bir tesekkül ve tesebbüsü, Yildirim Ordular Grubunu ve faaliyetlerini ele almaktadir. Bu faaliyetlerin yazari Ordular Grubunun Bashekimi, Doktor Werner Steuberdir. Eseri Almancadan dilimize ise meshur harp tarihcilerimizden Bursali Mehmet Nihat Bey kazandirmistir. Doktor Steuber, Agustos 1917de Almanyadan hareketinden baslayarak Yildirim Ordular Grubunun dagilmasina ve Mondrosa kadarki süreci, hem tarihi hem sosyal olarak hem muharebeler hem de lojistik imkanlar acisindan degerlendirmektedir. Yazarin, eserini Türklere hayranlikla yazdigi söylenemez. Cihan Harbinde pek cok Alman görevlinin, Türk ordusuna ve kumandanlarina tepeden baktigindan sikayet edilmistir. Zaman zaman eserde bu bakis acisina rastlamak da mümkündür. Bununla birlikte Türklere dair negatif fikirler sunmaktan da imtina edilmemistir. Bunlardan bazilarini Bursali Mehmet Nihat Bey yorumlariyla tashih etmistir. Her eserin milletimizi, harplerimizi ve teskilatlarimizi methetmesi beklenemez. Ne kadar negatif özellik tasisa da Yildirim Ordular Grubu gibi mühim ve nispeten diger Cihan Harbi tesekküllerimize göre daha az kaynaga sahip bir konuda, yazarin bu tesekkülün bashekimi olarak gördüklerini aktarmasindan olusan bu eserin 1932den beri ilk kez yayinlanmasi literatürümüze büyük bir katki saglayacaktir.