23,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Cok mühim sahsiyetlerin özel hayatlarina dair bu sahneler, okuyucularimizin gözleri önünde daima iki devri, Imparatorluk ile mütareke yillarini ve bu iki devrin perde arkasinda bugüne kadar gizli kalmis pek mühim meselelerini aydinlatacaktir. Emekli Süvari Albayi Hüsamettin Ertürk Abdülaziz intihar mi etti, yoksa öldürüldü mü Jöntürkler Istanbulda nasil teskilatlanmislardi 31 Mart Vakasinin arka planinda ne vardi Milletlerarasi Siyonist Teskilatinin amaclari nelerdi Birinci Dünya Savasina nasil girdik Gizli teskilatimizin en mühim ajani kimdi Malta zindanlarinda kimler vardi Milli Müdafaa…mehr

Produktbeschreibung
Cok mühim sahsiyetlerin özel hayatlarina dair bu sahneler, okuyucularimizin gözleri önünde daima iki devri, Imparatorluk ile mütareke yillarini ve bu iki devrin perde arkasinda bugüne kadar gizli kalmis pek mühim meselelerini aydinlatacaktir. Emekli Süvari Albayi Hüsamettin Ertürk Abdülaziz intihar mi etti, yoksa öldürüldü mü Jöntürkler Istanbulda nasil teskilatlanmislardi 31 Mart Vakasinin arka planinda ne vardi Milletlerarasi Siyonist Teskilatinin amaclari nelerdi Birinci Dünya Savasina nasil girdik Gizli teskilatimizin en mühim ajani kimdi Malta zindanlarinda kimler vardi Milli Müdafaa Grubu nasil kuruldu Milli cephelerin silahlari ve techizati nasil temin edildi Son Osmanli hükümdari nasil kacti Bu ve benzeri sorularin cevaplari o dönemin en önemli taniklarindan birinin anlatimiyla günisigina cikiyor. Osmanli Imparatorlugu döneminde Teskilati Mahsusa Baskanligi ve Mütareke yillarinda Milli Müdafaa Grubu Baskanligi görevlerinde bulunan emekli Süvari Albayi Hüsamettin Ertürkün hatiralarini zamanin önde gelen gazetecilerinden Samih Nafiz Tansuya anlatmasiyla hayat bulan eserle, iki devrin -Osmanlinin son dönemi Mütareke yillari ve Milli Mücadele dönemi- karanlikta kalan bircok olayi aydinliga kavusuyor. Teskilat-i Mahsusa, o yillarda dünyanin en güclü ve en etkin örgütlerinden biriydi. Ortadogu ve Kuzey Afrika basta olmak üzere üc kitada örgütlenen Teskilat-i Mahsusa ajanlarinin pek azi örgüt mensubu olarak taniniyordu. Resmi üyelik listeleri bulunmamakla böyle bir listenin yayinlanmasi, Ortadoguda ki bircok devlet adamini rahatsiz edecekti. Esref Kuscubasi Örgütte doktorlar, mühendisler, gazeteciler, politikacilar ve subaylarin yani sira, gecmisi oldukca karanlik ama sadakatlerinden kusku duyulmayan gerilla savasi uzmanlari da yer aliyordu. Böylesine zengin bir ajan kadrosuna sahip olmasina ragmen Türkce ve yabanci dillerde yayinlanan kitaplarda Teskilat-i Mahsusa dan pek söz edilmemesi, söz edenlerin de yeterince bilgi vermemesi teskilatin faaliyet alani ve personel sayisini gizli tutmakla yükümlü olan Osmanli devlet adamlarinin bir taktik basarisiydi.