Avrupa devletlerinin, basta Suriye olmak üzere diger Arap bölgelerinde egitim ve misyonerlik faaliyetleri ile yürüttükleri gizli, yikici, sinsi faaliyetleri, bu devletlerin Orta Doguda siyasi güclerinin artmasina yol acti. 19.. yüzyilda Fransizlarin Katolikler icinde, Amerikalilarin Protestanlar arasinda, Ruslarin Ortadokslar ile baslattiklari gizli calismalarin yani sira, Ingilizlerin de Hicaz Bölgesi olmak üzere Arabistan topraklarinda yikici faaliyetleri, Orta Dogunun önemli kisimlarini fitne ve fesat yuvasi haline dönüstürdü. Birinci Dünya Savasi Orta Dogunun en güclü devleti olan Osmanli Devletinin sonunu getirmis ve bölgede sömürgeci Bati devletlerinin istekleri dogrultusunda yeni bir düzenin kurulmasina zemin hazirlamistir. Savas sonrasi yürürlüge konan manda rejimi Osmanli Devletinden koparilan yerlerin yönetiminde sömürgeci devletlerin isteklerini resmlestirmistir. Avrupanin bölgeye nüfuzunun artmasi, Hiristiyan azinliklari himayeci sifati ile kendi cikarlarina alet etmesi ve milliyetcilik düsüncesinin bölgeye yerlesmesi ile bölge, istikrarsiz bir döneme girmistir Bu istikrarsizlik kanli bir bicimde günümüze kadar gelmistir. Fransa, Katoliklere; Rusya, Ortodokslara; Ingiltere ise Dürzlere ve Araplara destek vererek Orta Dogunun gelecegini bicimlendirme siyasetini sürdürmüslerdir. Daha sonralari Amerika ve Israilin buraya yerlesmesi ile boyutu daha da genisleyen güc gösterilerini ve hesaplasmalari bugün tüm dünya sadece seyretmektedir. Bu kitapta on dokuzuncu yüzyilin sonu ve yirminci yüzyilin baslarinda Orta Doguda büyük güclerin rekabetini, hesaplasmalarini ve bölgeyi nasil bölüstüklerini göreceksiniz.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.