14,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
payback
7 °P sammeln
  • Broschiertes Buch

Mustafa Budak, Osmanlinin mirasi üzerine insa edilen Ankaradaki hükümetin dis politikasi üzerinden bize yeni bir perspektif sunuyor. Türkiyede Osmanlidan Cumhuriyete gecis süreci, genellikle, radikal kopuslar cercevesinde ele alinir. Böylece, yeninin ne kadar farkli ve iyi oldugu vurgulanmak istenir. Oysa toplumsal ve siyasal sürecler, tek boyutlu bir seyir takip etmez; süreklilik ve degisim karsilikli etkilesim icindedir. Bu husus Türkiyede pek dikkate alinmaz. Fakat hakikat, bu degildir. Mustafa Budak, Paris Baris Konferansi, Misak-i Milli, Iskenderun Sancagi ve Ankara Itilafnamesi, Musul…mehr

Produktbeschreibung
Mustafa Budak, Osmanlinin mirasi üzerine insa edilen Ankaradaki hükümetin dis politikasi üzerinden bize yeni bir perspektif sunuyor. Türkiyede Osmanlidan Cumhuriyete gecis süreci, genellikle, radikal kopuslar cercevesinde ele alinir. Böylece, yeninin ne kadar farkli ve iyi oldugu vurgulanmak istenir. Oysa toplumsal ve siyasal sürecler, tek boyutlu bir seyir takip etmez; süreklilik ve degisim karsilikli etkilesim icindedir. Bu husus Türkiyede pek dikkate alinmaz. Fakat hakikat, bu degildir. Mustafa Budak, Paris Baris Konferansi, Misak-i Milli, Iskenderun Sancagi ve Ankara Itilafnamesi, Musul vilayeti meselesi, Sevr taslagina karsi Istanbul ve Ankara hükümetlerinin tavri, Lozan Konferansi, Sevr-Lozan mukayesesi gibi konulari iceren makalelerinin cogunda bu gercegi, göz önünde tutuyor. Ayrica, sanilanin aksine Istanbul ve Ankara hükümetleri, bu gecis döneminde, Istanbul ve Bogazlar, Izmir, Dogu Trakya, kapitülasyonlar ve borclar, Ermenistan, Kürdistan gibi ülkenin temel meselelerinde farkli düsünmüyor. Buna örnek, her iki hükümetin Sevr taslagina karsi gösterdikleri tavirdir. Hatta 1921 tarihli Londra Konferansinda Ahmet Tevfik Pasanin olumlu yaklasimini da hatirlamak gerekir. Sadece icinde bulunduklari siyas sartlardan dolayi sorun cözme yöntemleri farklilik göstermistir. Osmanlidan Cumhuriyete Dis Politika, sözkonusu gecis sürecini dis politika üzerinden anlama cabasinin bir ürünüdür.