Bir ülkede yönetimi elinde bulunduran erk is basina gelince kurumlara kendi ideolojisine veya dünya görüsüne yakin kisileri getirdigi ortamda adaletten, gelismekten, cagdas medeniyetler seviyesine cikmaktan söz edilemez. Dolayisiyla, böyle bir ortamda kültür ve sanatin da bu kisilerin dar kaliplarinda belirli cerceve disina cikamayacagi, sanatin da o idarenin hizmetkari durumunda olacagi aciktir. Sanatin propaganda ile yollarinin kesismesi; sanat eserini meydana getiren sanatcinin inanclari ve dünya görüsünün özgürce meydana getirdigi esere aktarilmasiyla olacagi gibi bir fikir veya ideolojiyi yaymak, karsit görüsü etkisiz hale getirmek icin sanat ve sanatcidan yararlanma seklindedir. Sanatin bir siyaset araci veya bir propaganda araci olarak kullanilmasi, sanatin özerkligini ve özgünlügünü kaybetmesi tehlikesini de beraberinde getirmektedir. Bu durumu sanatcinin bagimsizligini yitirmesine, sanatin belli bir ideolojiye hizmet etmesi ve onun bayraktarligina soyunmasi anlamina gelir. Osmanlidan Cumhuriyete Sanatin Propaganda Araci Olarak Kullanilmasi adli bu kitap; bugünkü anlamda propaganda faaliyetlerinin yürütüldügü ve birebir sanatin kullanildigi alanlar tarihi bir perspektif icinde, dönemin kosullari da göz önüne alinarak birinci kaynaklardan tarafsiz bir bakis acisiyla incelenmeye calisilmistir.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.