26,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Kitabin hazirlanisinda hastaligin adi üzerinde cok düsündüm. Hastalik 1911 yilinda Isvicreli ruh hekimi Eugen Bleulerin adlandirmasindan beri yüz yildan uzun süredir bu adla anilmaktadir. 122 Sözcük anlami akil freni yarilmasi sizo ya da akil bölünmesi olup insanlarin cok da kabul etmek istemedikleri bir hastalik adi olarak bilim dünyasinda kabul görmüstür. Sizofrenide en önemli sorunlardan birisi hastalarin toplum tarafindan damgalanmasidir. Hastaligin kötü gidisli oldugu durumlarda kuskusuz hastalarin önemli bir kismi düzelmekte ve iyilesmektedir hastanin, ailenin, cevrenin ve toplumun…mehr

Produktbeschreibung
Kitabin hazirlanisinda hastaligin adi üzerinde cok düsündüm. Hastalik 1911 yilinda Isvicreli ruh hekimi Eugen Bleulerin adlandirmasindan beri yüz yildan uzun süredir bu adla anilmaktadir. 122 Sözcük anlami akil freni yarilmasi sizo ya da akil bölünmesi olup insanlarin cok da kabul etmek istemedikleri bir hastalik adi olarak bilim dünyasinda kabul görmüstür. Sizofrenide en önemli sorunlardan birisi hastalarin toplum tarafindan damgalanmasidir. Hastaligin kötü gidisli oldugu durumlarda kuskusuz hastalarin önemli bir kismi düzelmekte ve iyilesmektedir hastanin, ailenin, cevrenin ve toplumun yasadigi sikintilardan dolayi hastaliga olumsuz bir bakis vardir. Ama bu olumsuz bakisin hastaligin adiyla birlikte davet edildigine de dikkat etmemiz gerekiyor. Akil yarilmasi ya da usyarilimi terim olarak insanlarin uslarinda yarilmis, bölünmüs, parcalanmis bir usu akli cagristirmakta ve hastalarin yasadigi cildiri durumlariyla birlestiginde bu terim olumsuz bir anlam yüküyle belirmektedir. Gerci Türkce konusan bireyler icin sizofreni adi, terim olarak ezberlenmis bir addir ve sözcük olarak anlamli bir cagrisim olusturmaz. Hasta ve hasta yakinlarinin cogu da hastalikla ilgili olarak ya psikotik bozukluk ya psikoz ya sinirsel hastalik ya depresyon ya da sizofen gibi adlar söylemekte ve hastaligi ancak uzmanlarin anlatimiyla ve kavrayabildikleri kadariyla anlamaktadir. Toplum acisindan bakildiginda hastalik basin-yayin organlarinin sundugu bicimiyle anlasilmaktadir. Olumsuz sunumlar olumsuz bakisi dogurmakta ve damgalama icin sizofreni adinin birlikte cagristirdigi olumsuz anilar beyinde kuvvetli bir cagrisim aginin olusmasina yol acmaktadir.Hastalarin ve yakinlarinin bu hastaligin adini iyi ögrenmeleri ve ona göre tedavi ve önlem calismalarina katilmalari gerektigi ortadadir. Iyi ögrenmenin yolu da anlasilir sözcük ya da sözcüklerden olusturulmus terimleri kullanmaktan gecer. Ben, neredeyse 10 yildir hem ögrenci hem hasta hem de aile egitimlerinde bu hastaligi düsünce ve algi bozuklugu olarak adlandiriyorum. Hastaligin en temel belirtileri beynin düsünce ve algi dizgeleriyle ilgilidir. Sizofreni denince dünyanin her yerinde hastalarin düsünce bozuklugu ve algi bozuklugunu birlikte yasadigi durumlar usa gelir. Baskalarinin inanmadigi düsünceler olan sanrilar, anlasilmaz düsünceler düsünce daginikligi ve baskalarinin isitmedigi ya da görmedigi seyleri algilama anlaminda varsanilar sizofrenide temel belirtilerdir. Kuskusuz yalnizca bu belirtiler degil, beynin düsünce üretme ve algilama dizgesi ile etkilesimde bulunan diger dizgelerin etkilenmesiyle baska belirtiler de ortaya cikar. Ancak önde gelen belirtilerin özelliklerine vurgu yapan bir adlandirmanin daha uygun olacagini düsündügüm icin ben bu hastaligi düsünce ve algi bozuklugu olarak anliyor ve anlatiyorum. Hastalarim, yakinlari ve ögrencilerimden simdiye kadar hep olumlu geribildirim aldim. Kitapta bu anlayisin yansimalarini göreceksiniz. Bununla beraber kitabin basliginda sizofreni adini kullanmayi sürdürdüm. Cünkü, hastalik ülkemizde uzmanlar tarafindan bu adla anilmakta ve Saglik Bakanliginin tani kayitlarinda bu adla yer bulmaktadir. Bu nedenle her ne kadar daha anlasilir bir terimlemeyle konuyu anlatsam da kitabin yeni baskisinda da eski basligi kullanmayi sürdürdüm. Kitapta yer alan hasta ve aile üyelerine ait olan sözler, eger basili bir kaynaktan alinmadilarsa, gizlilik ilkesi geregi onlarin izniyle ve adlari degistirilerek verildi. Olay örgüsü anlatiliyorsa yine gizlilik ilkesi geregi kimlikler degistirildi.