18,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Misirda 25 Ocak 2011de baslayan ve on sekiz günlük süre icinde otuz yillik otoriter rejimin sona erdirildigi devrimin ardindan yasananlar bircok yönüyle ilgili literatürdeki devrim sonrasi mücadeleleri animsatmaktadir. Bu sürecte devrimci ve karsi devrimci gruplar arasinda ittifaklar kurulmus, ayrismalar yasanmis ve siddetli catismalar gerceklesmistir. Ilk etapta toplumsal destegi arkasina alan Müslüman Kardesler hareketi iktidar kadrolarina yükselmis ancak izleyen sürecte ülke icindeki muhalefetin bölgesel ve küresel aktörler tarafindan desteklenmesiyle olusan karsi devrimci ittifak Müslüman…mehr

Produktbeschreibung
Misirda 25 Ocak 2011de baslayan ve on sekiz günlük süre icinde otuz yillik otoriter rejimin sona erdirildigi devrimin ardindan yasananlar bircok yönüyle ilgili literatürdeki devrim sonrasi mücadeleleri animsatmaktadir. Bu sürecte devrimci ve karsi devrimci gruplar arasinda ittifaklar kurulmus, ayrismalar yasanmis ve siddetli catismalar gerceklesmistir. Ilk etapta toplumsal destegi arkasina alan Müslüman Kardesler hareketi iktidar kadrolarina yükselmis ancak izleyen sürecte ülke icindeki muhalefetin bölgesel ve küresel aktörler tarafindan desteklenmesiyle olusan karsi devrimci ittifak Müslüman Kardesler hareketini iktidardan uzaklastirmistir. 3 Temmuz 2013teki askeri darbe ile Misirda 2011de baslayan devrim hareketinin sonlandirilmasi hedeflenmistir. Nitekim izleyen sürecte basta Müslüman Kardesler hareketi olmak üzere ülkedeki tüm muhalif olusumlar bastirilarak cok daha baskici ve otoriter bir yönetim kurulmustur. Misirdaki askeri rejim demokratik olmayan uygulamalari, insan haklari ihlalleri ve kötü ekonomik performansina ragmen 2013ten bu yana hem bölgesel hem de Batili aktörlerin destegini alarak ayakta kalmayi basarmistir. Bu noktada bu kitabin temel argümani da ortaya cikmaktadir Misirda spontane bir sekilde baslayan devrim hareketi dis aktörlerin müdahalesi ile bir karsi devrime maruz kalmistir. Bu baglamda ilk olarak 2011deki devrimle baslayan sürece odaklanilarak Misirdaki toplumsal ve siyasal hareketlerin yani sira bölgesel ve küresel aktörlerin pozisyonlari derinlemesine ele alinmistir. Izleyen bölümde ise 2013teki askeri darbe ile gerceklesen karsi devrim, bu sürecte etkin rol oynayan ic ve dis aktörlerin pozisyonlari merkeze alinmak suretiyle detayli bicimde incelenmistir. Son olarak bu kitabin baslica amacinin devrim süreclerinde dis aktörlerin oynayabilecegi rolü Misir örnegi üzerinden inceleyerek devrim literatürüne katki sunmak oldugu söylenebilir.