20,99 €
inkl. MwSt.

Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Savas ve savasa bagli krizlerde kamuoyu genelde büyük aktörlergücler arasindaki mücadeleye ilgi gösterir. Savaslarin gercek magdurlari yani insanlar ve toplumlarin yasadiklari ise sanki tali bir konuymus gibi algilanir. Suriyede 2011den bu yana devam eden yakin tarihin en büyük insanlik draminda da durum cok farkli olmadi. Oysa Suriyedeki kirli savasin kusku yok ki en büyük kaybedenleri hayatlarini, vatanlarini, geleceklerini, umutlarini kaybeden, ülkeleri harabeye dönüsen ve birbirlerine karsi düsmanlik hisleri ile dolan, sigindiklari ülkelerde istenilmeyen, endise edilen duygusu ile…mehr

Produktbeschreibung
Savas ve savasa bagli krizlerde kamuoyu genelde büyük aktörlergücler arasindaki mücadeleye ilgi gösterir. Savaslarin gercek magdurlari yani insanlar ve toplumlarin yasadiklari ise sanki tali bir konuymus gibi algilanir. Suriyede 2011den bu yana devam eden yakin tarihin en büyük insanlik draminda da durum cok farkli olmadi. Oysa Suriyedeki kirli savasin kusku yok ki en büyük kaybedenleri hayatlarini, vatanlarini, geleceklerini, umutlarini kaybeden, ülkeleri harabeye dönüsen ve birbirlerine karsi düsmanlik hisleri ile dolan, sigindiklari ülkelerde istenilmeyen, endise edilen duygusu ile yasamaya, hayata tutunmaya calisan Suriyeliler oldu. Yasanan insanlik draminin ikinci siradaki magduru ise, ülkelerinden kacmak zorunda kalanlara ev sahipligi yapmak durumunda kalan, cogunlukla da kaynaklari kisitli olan toplumlardir. Türkiyenin 2011den sonra yasanan krizde cok özel bir yeri bulunuyor. Türkiye toplumu ile devleti ile olaganüstü bir cabayi ortaya koydu ve 6.5 milyon Suriyelinin yarisindan fazlasina, yani 3.5 milyona tek basina ev sahipligi yapan ülke oldu. Türkiyeye 2011 sonrasinda cok sayida Suriyeli olmayan siginmacilar da geldi. Halen Türkiyedeki toplam siginmaci sayisi 4 milyonu asti. Yani 2011de Türkiyede sadece 58 bin civarinda olan toplam siginmaci sayisi 6 senede 68 kat artti. Türkiyede kayit altina alinan Suriyelilerin sayisi Türkiye nüfusunun 4,3üne ulasti. Halen Türkiyedeki Suriyelilerin 94ünden fazlasi Türkiyenin her yerine dagilmis bicimde kentsel alanlarda yasiyor. Türkiyede dogan Suriyeli bebek sayisi 325 bini asti, günde ortalama 305 yeni Suriyeli bebek daha Türkiyede dünyaya geliyor. 600 bini askin Suriyeli cocuk okula gidiyor, 1 milyon civarindaki Suriyeli calisiyor. Toplumsal yasamin bütün dinamikleri, olumlusu ve olumsuzu ile kendini hissettiriyor. Arzu edilen Suriyede baris ve huzurun saglanmasi ve Suriyelilerin evlerine dönmeleri olsa da, bu beklenti ile gerceklik arasindaki makas kapanmayacak kadar acilmistir. Siyaset ne kadar plan yaparsa yapsin, konu ne kadar gecicilik cercevesinde ele alinirsa alinsin, göcün fitratindaki kalicilik, geriye dönüsü olmayacak sekilde kendini belli etmektedir. Yani, büyük bir mucize olmadikca, Suriyelilerin cok büyük bir bölümü ile artik hep birlikte yasayacagiz. O halde olasi ortak gelecegin huzur ve insan onuruna uygun bicimde nasil saglanacagi konusunu önceliklemek, süreci saglikli verilerle yönetmek gerekmektedir. Prof. Erdogan, bu calismanin, 2011den bu yana yasanan süreci anlamaya, tanimlamaya ve ardindan da insan onurunun gözetildigi, hak temelli, huzurluve muhtemelen ortak bir gelecegin altyapisi icin akademya ve politika yapicilarina saglikli veri saglamayi hedefledigini ifade etmektedir.
Hinweis: Dieser Artikel kann nur an eine deutsche Lieferadresse ausgeliefert werden.