26,99 €
inkl. MwSt.
Versandkostenfrei*
Versandfertig in über 4 Wochen
  • Broschiertes Buch

Göc, her ne sartlarda yapilmis olursa olsun, bir yerinde ya da bir yerlerinde aciyi saklar. Bu durum, en mesakkatli göcler icin de en müreffeh göcler icin de gecerlidir. Cünkü göc, ardinda birakilanbütün gecmisi, dipdiri ve taptaze olarak elinde tutar. Dolayisiyla, her göc, birikmis bir özlemdir. Her göc, gecmisi, her gün, her an defalarca tekrar tekrar yasamaktir. Her göc, agacin köke bagliligi neyse onu yitirmektir. Her göc, ayri bir gurbettir. Gurbet ise baslibasina, apayri bir aci ve izdirabin adidir. Gurbet; Üstad Necip Fazil Kisakürek 2013in dizelerinde Gül büyütenlere mahsus hevesle,…mehr

Produktbeschreibung
Göc, her ne sartlarda yapilmis olursa olsun, bir yerinde ya da bir yerlerinde aciyi saklar. Bu durum, en mesakkatli göcler icin de en müreffeh göcler icin de gecerlidir. Cünkü göc, ardinda birakilanbütün gecmisi, dipdiri ve taptaze olarak elinde tutar. Dolayisiyla, her göc, birikmis bir özlemdir. Her göc, gecmisi, her gün, her an defalarca tekrar tekrar yasamaktir. Her göc, agacin köke bagliligi neyse onu yitirmektir. Her göc, ayri bir gurbettir. Gurbet ise baslibasina, apayri bir aci ve izdirabin adidir. Gurbet; Üstad Necip Fazil Kisakürek 2013in dizelerinde Gül büyütenlere mahsus hevesle, Renk dertlerimi gözümde besle Yalniz, annem gibi, o ilik sesle, Icimde dövünüp aglama gurbet.. yazdigi gibi, annemizin ilik sesiyle icimizde dövünüp aglayan bir duygu ya da Sair Fahri Ali Baymak, 2016nin ifadesiyle suyun bile agirlastigi bir yaradir. Balkan Harbi, Osmanli Devletinin tarih sahnesinden silinme eyleminin ya da Sark Meselesinin cözümünün provasi hükmündedir. Bu prova, yüz binlerce insanin katledilmesi, yerinden yurdundan edilmesi, evsiz barksiz kalmasi ve acliga mahkum olmasi ugruna yapilmis ve yaptirilmistir. Bu dönemde var olan kolera salgini ve agir iklim kosullari da bu provayi adeta kolaylastirmistir. Osmanli Devleti, gerek sayisal olarak gerek moral olarak gerekse yapisal olarak kazanilmasi mümkün olmayan bir harbe sokulmustur. 93 Harbi sonrasinda Balkan cografyasindaki terör ve cetecilik olaylari ile yipratilmis ve savas stratejisini daha önce hic tatbik etmedigi bir sistem kolordu düzeni ile belirlemis olan ordu, yollari, iletisim ve ulasim imkanlari kisitli bir konum ile harbe giren Osmanli Devletinin, bu harbi kazanacagina, harp taraftari olan manipüle edilmis bir kitleden baska kimse inanmiyordu. O kitlenin de harp taraftarligi her türlü bilgi ve donanimdan yoksundu. Dönemin yöneticilerinin harp taraftari olan o kitleyi teskin etmek icin kullandiklari ifadeler, ayni zaman da devletin acziyetinin degisik bir ifadesinden baska bir sey degildi. Bu acidan bakildiginda bu kitlenin, mevcut hükümetin degismesi gibi siyasi bir ihtiras ve amac ugruna koskoca devleti kaybedecegi belli olan bir savasa sokma gayreti icinde oldugu düsünülebilir.